Fleetcorp krizinin perde arkası

Fleetcorp krizinin perde arkası

Fleetcorp krizinin perde arkası

Belli ki bazı filo kiralama şirketlerinde işler yolunda gitmiyor. Fleetcorp yöneticilerinin krizin kapıya dayanacağını anlayıp istifa etmesi, kalan yetkililerin de şirketin 95 çalışanına izin verip, 78 milyon liralık ödenmemiş borçla sırra kadem basması gözleri de ister istemez bu sektöre döndürdü. Habertürk'ten Hakan Özenen'in yazısı...
Esas itibarıyla bir finansman yönetimi olan filo kiralama işinin birkaç paydaşı var. Bunlar filo kiralama şirketlerinin para tedarikçileri bankalar ve finans kuruluşları, otomobil satıcıları, kiracılar, aracın kirada kaldığı süre içinde sigorta şirketleri, lastik şirketleri ve aracın periyodik bakımlarını yapan servisler. Son olarak da kiradan dönen araçları genellikle ihale usulü alan ikinci el araç galerileri.

Fleetcorp hisseleri 6 yıldan bu yana iki büyük Kuveytli finans kuruluşuna rehinli bir şirket olarak çalışıyordu. Ancak şirket bu iki kuruluşa taahhütlerini yerine getiremeyince, yüzde 75 hissesi borçlarına karşılık bu iki kuruluşa devroldu.
Bu zorunlu devir gerçekleştiği dönemde söylenenlere göre Fleetcorp’un bankalara vadesi geldiği halde ödenememiş olan borcu 78 milyon TL idi.

Şirketin geçen yılsonunda toplam 28 banka ve finans kuruluşuna olan 300 milyon Euro borcu ise Euro kurundaki artışla 1,2 milyon Türk Lirası karşılığından faaliyetini durdurduğunu duyurduğu 2 Ağustos 2018 tarihinde 1,8 milyar liraya çıktı.
Özetle banka ve finans kuruluşlarıyla, araç satın aldığı markalara ödemelerini yapamayan firma bazı alacaklıların teminat mektuplarını da bozmasıyla krize girdi ve kepenk indirdi.

ÇITMACI KUVEYTLİLERİ SUÇLADI: “BASİT BİR GARANTİ YAZISI İŞİ BURAYA GETİRMEZDİ”

Şirketin tam da bu kriz başlamadan 1 hafta önce istifa eden CEO’su Barbaros Çıtmacı bu sarmal ilk işaretlerini verdiğinde yeni hissedarlarla Türkiye’deki tüm banka ve finans kuruluşlarını ziyaret ettiklerini, şirketi, borçlar kur farkıyla daha da büyümeden kurtarma ihtimalleri olduğunu, ancak Kuveytli hissedarların buna yanaşmadığını iddia etti.

Çıtmacı “Eğer basit A4 sayfasına basit bir “Fleetcorp’un sahibiyim, bu şirketi her koşulda destekleceğim” yazılıp verilseydi bunlar olmazdı.” diye konuştu. Çıtmacı’nın söylemediği ise bu Kuveytli finansçıların Türkiye’ye şirketin sahibi değil, alacaklısı olarak geldiği ve şirketin kucaklarına düştüğüydü..

GALERİCİLER ÇITMACIYA KARISININ TELEFONUNDAN ULAŞTI

Bir rivayete göre kiralamadan dönen aracı 400 bir başka iddiaya göre 1300 adet otomobili galerilere satan Fleetcorp bu araçların parasını aldı ancak araçlar üzerinde bankalar tarafından konan rehin kaldırılamadığı için kriz patladı. Kimi bir adet kimisiyse milyon TL seviyesinde maliyetle 10’larca araç alan galericiler ellerinde milyonlarca para bağlanmış, ancak bankaların Fleetcorp’un ödenemeyen diğer borçlarından ötürü rehin tuttuğu araçlarla ortada kaldılar. İhalelerin yapıldığı tarihte Çıtmacı CEO olduğu için ona ulaşmayı denediler. Numarasını bulamayınca, ortak tanıdıklar aracılığıyla eşine ulaşıp ÇItmacı’nın telefonunu istediler ve Çıtmacı’nın kullandığı, halen Fleetcorp üzerine kayıtlı 0532 *** ** 69 numaralı eski CEO’ya ulaştılar.
20 dakikayı aşan konuşmada soğukkanlılığını yitirmeyen Çıtmacı galericilerin konuşmanın hemen başında tehdide varan konuşmalarına aldırmadan sorunu kendisinin değil şirketin yönetimini devralan Kuveyt Finans Fon Yönetimi ve İstanbul Merkezli İçtem Hukuk Bürosunun çözeceğini söyledi.
ÖZET: Fleetcorp rehini kaldırılmamış araçları ihale yoluyla galericilere sattı. Araçların parasını ödeyen galericiler rehin kalkmadığı için araçların sahibi olamadı. Satın aldıkları araçların parasını ihale şirketlerine ödeyen alıcılar, rehini kalkmamış araca aracılık ettiği için şimdi ihale yapan firmaları da suçluyorlar.

MAĞDURLAR HUKUK BÜROSUNA BAŞVURACAK

Fleetkorp’a parasını ödediği halde aracın rehinini kaldıramayan mağdurlar İçtem Hukuk Bürosuna başvurarak gelişmeler hakkında bilgi alabilecekler.